Ukrayna Cephesinde Değişen Bir Şey Yok

Kiev’de bugünlerde en çok rağbet gören hediyelik ürünlerin başında Putin ve Yanukoviç’in resimlerinin bulunduğu tuvalet kâğıtları geliyor.Andrevski Yokuşu’nda hediyelik eşya satılan tezgâhların arasında gezecek vaktiniz varsa Yanukoviç’in paspasını veya altın kolezetinin magnetini de bulabilirsiniz.Kiev’de SSCB nostaljisi eskisi gibi prim yapmıyor artık. Orak çekiçli ürünlerin yerini Ukrayna’nın ulusal sembollerinin yer aldığı ürünler alalı nice oluyor. Kiev metrosunda da durum farklı değil. Bir durakta binip diğer durakta inen, bu süre içinde vagondakilere şarkılar söyleyen sokak şarkıcıları da geleneksel Ukranya kıyafetleriyle arzı endam ediyor metroda.Sokaklarda, statlarda, salonlarda, barlarda “Slava Ukraini!” sloganı çınlatıyor her yanı. Bir yıl öncesine kadardev LCD ekranlarında sabahtan akşama kadar klip yayınlayan barlar,  restoranlar-müşterilerinden gelen talep nedeniyle olsa gerek-Kanal 24 ve Kanal 5 gibi haber kanallarını açıyorlar günboyu. Şu günlerde Kiev halkının gözü kulağı doğu cephesinden gelen haberlerde. Ancak haberler hiç de iyi değil. 

21 Kasım 2013 tarihinde AB ortaklık anlaşmasını imzalamayacağını duyurması üzerine başlayan olayları bastırmakta başarısız kalan Yanukoviç, çareyi Rusya’ya kaçmakta bulmuştu. Başbakan Azarov ise o hengamede Avusturya’ya sığındı. Ukrayna, başkanlık seçimlerine tam bir kaos ortamında girerken bir taraftan da Kırım’ın Rusya tarafından işgal edilmesinin şokunu atlatmaya çalışıyordu. Stalin’in nüfus mühendisliği politikasının tipik bir örneği olan Kırım’da nüfusun yarısını Ruslar oluşturuyor. Tatarlar ve Ukraynalılar Rus işgaline karşı Ukrayna’nın ve uluslararası dünyanın tepkisini beyhude yere beklediler. Tatarların lideri Cemilov’un Kırım’a girmesi Rusya tarafından yasaklandı, oğlu Kırım’da tutuklanarak hapse atıldı. Bu arada orta sınıf  Ukraynalıların tatil merkezi olan Kırım’ın ekonomisi Rus işgalinin ardından tepetaklak oldu.Elektrik ve su ihtiyacının büyük bir kısmını Ukrayna’dan karşılayan Kırım’ı ileriki günlerde daha da büyük krizler bekliyor gibi.

Ukrayna’nın doğusundaki Donbass bölgesinde (Donetsk ve Lugansk şehirlerini içine alan maden bölgesi) Rus ayrılıkçıların isyanı Kırım’ın işgalinden hemen sonra burada patlak verdi. Ayrılıkçılar önce kamu binalarını ele geçirerek Ukrayna yönetimini çaresiz bıraktı. (Kiev’de Yanukoviç’i iktidardan eden göstericiler de aynı taktiği uygulamıştı.) Ukrayna 25 Mayıs’taki Başkanlık seçimlerine hazırlanırken Doğu’daki Rus ayrılıkçılar Donetsk Halk Cumhuriyeti’ni ilan ediyordu. Ayrılıkçılara silah ve mühimmat temin etmekle suçlanan Rusya ise bölgedeki Rus nüfusunun (yaklaşık yüzde 20) can güvenliğinden endişe duyduğunu belirtiyordu.

Çikolata kralı Poroşenko’nundevlet başkanı seçilmesinin ardından[1] Ukrayna’da Rus yanlısı ayrılıkçılara karşı askeri operasyonlar başlatıldı. Asker ve gönüllülerden[2] oluşan ordu büyük kayıplar vermesine rağmen üç ay içinde ayrılıkçıların elindeki birçok şehri geri aldı.[3] Rusya’nın ayrılıkçılara açıktan destek verip Kırım örneğinde olduğu gibi askeri gücünü alenen Ukrayna içine sokması da bundan sonra oldu. Fakat Rusya’nın “Rus nüfusun can güvenliğini korumak için buradayız” propagandasının Ukrayna’da işlemediğini belirtmeliyiz. Örneğin Ukrayna’nın güneyinde çıkartma yapılan Mariupol Limanı’nda halk Ukrayna bayraklarıyla miting yapıyor, Ukrayna askerlerini korumak için canlı kalkan oluşturuyordu.[4]

Rusya’nın askeri araçları beyaza boyayıp Ukrayna’nın doğusuna ‘yardım malzemesi’ getirme planı uluslararası kamuoyunda yoğun tartışmalara neden oldu. Can güvenliği olmadığı gerekçesiyle Kızılhaç örgütü böyle bir yardım için destekte bulunamayacağını açıkladı. Ukrayna ise yardım konvoyununetrafındaki Rus askerlerinin çekilmesi ve yardımların kontrol edilmesi şartıyla tırların ülkenin içine sokulabileceğini beyan etti. Nitekim birkaç gün sonra tırlar Ukrayna’daydı. Fakat Donbass’a giren tırların büyük kısmının yarı yarıya boş olduğu görülüyordu. Daha sonra tırların bölgedeki silah fabrikasına ait makineleri söküp Rusya’ya taşıdığı ortaya çıktı.[5]

Özellikle Ukrayna ordusunun Donbass bölgesinde kontrolü ele geçirmeye başlamasından sonra Rusya ayrılıkçılara verdiği örtülü desteği açık etmeye başladı. Ukrayna’nın doğusundaki Rus askeri varlığı Batı dünyası tarafından da biliniyor.[6] NATO, Ukrayna’daki Rus askeri gücünün uydu görüntülerini yayınladı.[7] Ukrayna askeri güçleri, sınırın 25 km içinde yakaladığı 9Rus askerini basının karşına çıkardı ve 30 Ağustos tarihinde bu askerler Rusya’nın elinde esir bulunan 63 Ukrayna askeri ile değiş tokuş edildi.

Rusya ve Ukrayna arasındaki örtülü savaş aynı zamanda bir propaganda savaşına da sahne oluyor. Şüphesiz Putin bu konuda çok daha maharetli. Putin’in kontrolündeki Kremlin medyası arşivden bulduğu Suriye, Kosova, Çin, Polonya,Osetya, Bosna,Suudi Arabistan’a ilişkin ‘felaket’ görüntülerini Ukrayna’dan alınmış gibi yayınlıyor. Bunlar arasında kâğıda çizdiği Ukrayna bayrağı üzerine “I don’t want war” yazan kız çocuğunun yazdığını “I want war” olarak değiştirip Ukrayna halkı savaş istiyor, şeklinde duyuran haberler dahi yer alıyor.[8]

İki taraf arasındaki propaganda savaşlarında ilginç noktalardan biri de tarafların birbirlerini “faşist” olmakla itham etmeleri. Putin geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Ukrayna’nın stratejisini Nazi Almanyası’nın II. Dünya Savaşı sırasında uyguladığı stratejiye benzetti.[9] Rus medyası, Yanukoviç karşıtı gösterilerin başlamasından bu yana muhalifleri aşırı sağcı, faşist gruplar olarak sunuyor. İlginçtir, Türkiye solunun geneli de olayların başladığı günden bu yana Ukrayna meselesine üç aşağı beş yukarı Putin ile aynı pencereden bakıyor.Türkiye sol neşriyatının genelinde,Ukrayna’daki olayları faşist gruplar organize ediyor, AB ve ABD emperyalizmi bu grupları besliyor ezberine dayanan bir söylem hakim. AB ve ABD’yi emperyalist olarak imleyen bu düşünce nedense Rusya konusunda sessiz kalmayı tercih ediyor. Sanki Ukrayna’da komünist bir sistem varmış da emperyalist ülkeler buradaki faşistleri örgütleyerek darbe yapmak istiyormuş gibi bir hava estiriliyor.[10]Aynı sessizlik yüzde yetmişlik halk desteğine sahip (milli irade) ve daha önce Çeçenistan’da, Gürcistan’da oynadığı oyunu şimdi Ukrayna’da oynamanın rahatlığı içerisinde olan Putin’in otoriter şahlanışı karşısında da hüküm sürüyor.

Putin[11], Kazakistan ve Belarus gibi kendi kurduğu “gümrük birliği”ne dahil olmak istemeyen Ukrayna’yı cezalandırmak için akıl almaz yöntemlere başvuruyor. Rusya’nın boyunduruğundan kurtulmak isteyen Ukrayna halkı denize düşen yılana sarılırmış misali çaresizce (ve hatta bazen safça) Batı’dan medet umuyor. Rus gazına ve sermayesine bağımlı ‘Batı’nın içinde bulunduğu durum ise kapitalist sistemin çarklarının nasıl döndüğünü bize yeniden hatırlatıyor. Ukraynın doğusunda her gün onlarca insan hayatını kaybederken Batı ile Rusya arasındaki karşılıklı restleşmelerde arabulucuğu şirket lobileri üstleniyor.[12]

Rusya ayrılıkçılara destekte bulunduğunu gizlemediği gibi uluslararası camiada ayrılıkçıların hamiliğini yürütüyor. Çeçenistan’da savaşmış gerillalardan Sırp Çetniklere kadar Putin’in inşa edeceği ortak Ortodoks ülkü etrafında kenetlenmiş birçok savaşçı Donbass bölgesinde savaşıyor.[13] Rus ayrılıkçılar arasında Nazi simgelerini açıkça kullananlar uyguladıkları şiddetin dozajıyla övünüyor. [14]

BM’nin verilerine göre olayların başladığı günden bu yana Ukrayna’da günde ortalama 36 kişi hayatını kaybediyor.[15] Fiili savaş koşulları nedeniyle elektriksiz, susuz kalan doğu Ukrayna halkı çareyi göç etmekte buluyor. Göç edenler ülke çapında düzenlenen kampanyalarla Batı’daki gönüllü ailelerin yanına yerleştirilmeye çalışılıyor. Hayalet şehre dönen Luhansk ve Donetsk’te halkın boşalttığı evler Rusya yanlısı ayrılıkçılar tarafından yağmalanıyor. Kiev Özgürlük Meydanı’ndaki hükümet karşıtı gösterilerde son akşama kadar uluslararası basın görev yapabiliyordu. Ancak Donbass bölgesine Rus gazeteciler dışında gazeteci sokulmuyor. Dolayısıyla uluslararası kamuoyunun bölgede yaşananlar konusunda bilgisi son derece sınırlı.

Bütün bunlar Ukrayna’da milliyetçilerin etkili olmadığını veya ‘Batı’nın Ukrayna’daki mevcut yönetimi desteklemediği anlamına gelmiyor elbette.

Ukrayna’daki milliyetçilik Rus/Rusya karşıtlığı ile vücut buluyor. Ülkenin uzun süre Rusya boyunduruğu altında bulunması bunun en önemli sebebi. II. Dünya Savaşı sırasında 8 milyon Ukraynalı hayatını kaybetti, savaşa kadar açlık, kıtlık ve sürgün nedeniyle ölenlerin sayısı bundan daha fazlaydı.Ukrayna’daki milliyetçiler sembol olarak (Sovyet Ordusu ile savaşan Bandera’nın örgütünün renkleri) siyah ve kırmızı renkli bayrak kullanıyor. Bayraktaki siyah renk Ukrayna topraklarını, kırmızı ise Ruslarla savaşırken ölen insanların kanını sembolize ediyor.

Yanukoviç iktidarının düşmesine yol açan iç savaşta, adını “sağ sektör” olarak duyuran Ukrayna milliyetçisi grup etkin olarak yer aldı. Ancak bütün bunlar Ukrayna’da olup biteni çığırından çıkan milliyetçilerin yapıp ettikleri şeklinde açıklamaya yetmiyor. Sanıldığının aksine halk nezdinde aşırı sağcılara büyük destek verilmiyor. Örneğin, başkanlık seçimlerinde “sağ sektör”ün adayı Dmytro Yarosh sadece % 1oy alabildi. Milliyetçi Parti Svoboda’nın (Özgürlük Partisi) adayı Oleg Tyagnibok’un oyu da bu civardaydı.

Ukrayna’nın 24. Bağımsızlık günü kutlamaları bu yıl savaşın gölgesinde gerçekleştirildi. Geçen yıl Kiev’in Bağımsızlık Meydanı’nda (Maydan) konserler eşliğinde kutlanmıştı bağımsızlık günü; bu yıl ise askeri geçiş töreniyle.[16] Poroşenko, Doğu Ukrayna konusundaki kararlılığını göstermek için böyle bir yöntem seçmişti. Aynı gün Donetsk’te ayrılıkçılar ellerinde esir tutukları Ukrayna  askerlerinidipçik zoruyla yürütüyordu sokaklarda.[17]

Bugüne kadar ihmal edilmiş olan ordunun güçlendirilmesi Ukrayna kamouyunun öncelikli sorunu. Bu konuda bir seferberlik hali söz konusu. Kiev sokakları orduya yardım afişleriyle donatılmış,[18] televizyon kanallarında orduya yardım talep eden kamu spotları sürekli tekrarlanıyor.[19] Gönüllüler tarafından toplanan yardım paralarıyla orduya çeki düzen verilmeye çalışılıyor.[20]Doğuda savaşan çoğu askerin teçhizatı, çelik yelekleri halkın topladığı bu paralarla alınıyor.[21]

Aylardır devam eden çatışma ortamı ülkenin ekonomisini felce uğratmış durumda. İşsizlik hızla artarken, işçilik ücretleri sürekli düşüyor. Ukrayna parası grivna dolar ve euro karşısında hızla değer kaybediyor. Petrole, gıda ürünlerine, temel ihtiyaç maddelerine durmadan zam geliyor. Ülkeyi bekleyen bir başka tehlike ise Rusya ile gaz anlaşmasının fesh edilmiş olması sebebiyle kışın soğukta geçirilme ihtimali. Bu ihtimali gözardı etmek istemeyen hükümet gaz kullanımına ilişkin şimdiden önemli tedbirler almış durumda. Öte yandan Avrupa’ya giden Rus gazının da önemli bir kısmı Ukrayna üzerinden transfer ediliyor. Rusya’nın Ukrayna’yı ‘kaybetmek’ istememesinin bir diğer sebebi de bu.

Gezi sonrasında İstanbul’da başlayan merdivenleri rengârenk boyama furyası kısa sürede Türkiye geneline yayılmıştı. Ukrayna’da bugünlerde gençler ellerinde boya kutularıyla sokakları Ukrayna bayrağının renkleri olan mavi ve sarıya boyuyor. Putin’in tehdidi ve fiili saldırısı altındaki ülke Rusya’nın ‘tarihi’ vesayetinden kurtulmak isterken milliyetçilik ve militarizm heyulasına doğru savruluyor.


[1]Poroşenko ilk turda % 54,7’lik oy oranıyla başkan seçilirken hapisten yeni çıkan en yakın rakibi Timoşenko ise % 13’te kaldı.

[2]Donbass Bölgesi’nde gönüllü olarak savaşan 44 tabur bulunuyor. Bunlardan ikisi Sağ Sektör’e ait. Dört tabur ise Donbass halkı tarafından oluşturulmuş durumda. Gönüllü taburların tüm ihtiyaçları Ukrayna halkı tarafından karşılanıyor.

[3]http://lekpravda.com/?p=10224

[4]http://www.bbc.co.uk/ukrainian/politics/2014/08/140830_mariupol_situation_dk.shtml

[5]http://m.bbc.co.uk/ukrainian/news_in_brief/2014/08/140826_zsh_Donbass_factories_equipmenthttp://www.radiosvoboda.org/content/article/26550921.html

[6]http://www.bbc.co.uk/ukrainian/politics/2014/08/140828_russia_ukraine_tanks_hk.shtml

[7]http://zete.com/nato-ukraynaya-giren-rus-birliklerinin-uydu-goruntulerini-yayinladi/

[8]Şu sitede Rusya’nın Ukrayna meselesi üzerine propangda malzemesi yaptığı yüz yalan yer alıyor: http://www.examiner.com/list/russia-s-top-100-lies-about-ukraine

[9] http://www.bbc.co.uk/news/world-europe-28985715

[10]Bu konuda Yanukoviç’in ülkeyi terk ettiği günlerde yazdığım “Ukrayna’da Leninist rejim vardı da bizim mi haberimiz yoktu” başlıklı yazıya bakılabilir. http://www.acikgazete.com/editorden/2014/02/25/ukrayna-da-leninist-rejim-vardi-da-bizim-mi-haberimiz-yoktu.htm

[11] Putin’i burada Rus egemen sınıflarının çıkarlarını temsil eden bir ikon olarak değerlendirmek de mümkün.

[12] http://ekonomi.haber7.com/dunya-ekonomisi/haber/1196669-ruslar-boeing-ve-airbusi-vurabilir

[13] http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2014/08/140828_rusya_agit.shtml?ocid=socialflow_twitter

[14]http://argumentua.com/stati/russkii-natsizm-fashisty-vlasovtsy-i-belogvardeitsy-na-sluzhbe-dnr , bu videonun ilk 54 saniyesinde Ukraynıların yaptığı miting var. 55. Saniyeden sonra ise Rusların “antifaşist yürüyüşü?!” https://www.youtube.com/watch?v=3JeBGLPM1PE

[15]http://www.globalpost.com/dispatch/news/xinhua-news-agency/140829/over-2500-killed-start-ukrainian-crisis-un-official

[16]http://tvi.ua/new/2014/08/24/yak_ukrayina_vidsvyatkuvala_den_nezalezhnosti_fotoreportazh,

http://m.lb.ua/news/2014/08/24/277099_dnr_provela_parad_voennoplennih.html

[17] http://maidantranslations.com/2014/08/24/separatists-force-ukrainian-pows-to-parade-through-downtown-donetsk/

[18]http://fakel.kr.ua/index.php/spetsreportazh-2/5822-khvylia-patriotychnykh-bilbordiv-nakryla-ukrainu Bazı afişelerde ise Putin’i doğrudan eleştiren ifadeler yer alıyor: http://ilikenews.com/article/vinnicki-bilbordi-prikrasili-putin-ta-gitler

[19]http://www.mil.gov.ua/multimedia/promoroliki/

[20]http://pravda.if.ua/news-56732.html

[21]http://www.bbc.co.uk/ukrainian/politics/2014/06/140619_ukraine_army_volunteers_hk.shtml