Bu Olmaz, Hiç Olmaz!

Aslı Erdoğan’ın önce gözaltına alınmasını, sonra da tutuklanmasını içim ürpererek okudum. Bunun bencilce bir ürperme olduğunun farkındayım; kimbilir her gün yenisi gelen gözaltılar ve tutuklamalarla içi benim gibi ürperen ne çok insan vardır.

Ama bu olmaz, hiç olmaz.

Şiddete karşı, benim bildiğim en duyarlı dili yaratmış,

Bu dille Türk edebiyatının dönemeçlerinden biri olmuş, bu edebiyatta yapı taşı olmuş bir yazar Aslı Erdoğan.

Yazdığı her satırı hayranlıkla, saygıyla, içim titreyerek okuduğum; bir katre ucuz duygusallık barındırmadan acıya karşı böylesine derin bir dili nasıl oluşturabildiğine her seferinde şaşırdığım bir yazar.

Hangi konuyu çalışırsam çalışayım, bir yerden mutlaka Kırmızı Pelerinli Kent’e, Mucizevi Mandarin’e Taş Bina öykülerine değinmek zorunluluğunu duyduğum bir yazar.

Eserleri hakkında sayısız lisans ve yüksek lisans tezi yönettiğim bir yazar.

Politikalar değişir; dünün dostları bugünün düşmanları, bugünün düşmanları yarının dostları olabilir.

Benim bunlara aklım ermez; hiç ermez.

Aslı Erdoğan kadar iyi yazarlar da çıkar bugünden yarına elbette; ama ondan bir tane daha çıkmaz. Bir Aslı Erdoğan daha çıkmaz.

Onun için bu olmaz, hiç, hiç olmaz.