“Ne var ki bu kocaman gerçekliği içinde hapsedecek büyüklükte kelime yoktu.”[1]
T24 okurları, online oylamada yılın kelimesi olarak “gözaltına alınıyorum”u seçti (oyların %38,8’ini almış). Onu şu adaylar izledi: “yarınsızlık,” “etkin pişmanlık,” “erişim engeli,” “Süreç,” “Gazze,” “yoksulluk,” “kayyım”... Gündemi kaplayan ve grinin tonlarını taşıyan kelimeler bunlar. Bir maymuncuk kelimeye dönüşen “süreç”i[2] ayırırsak, zamanın pusuyla kararmış, uğursuz kelimeler.
Geçen yıl şahane bir alâkasızlıkla yılın kelimesi diye “kalabalık yalnızlık”ı belirleyen Türk Dil Kurumu'nun (TDK) bu yılki anketinin sonuçları bu yazı tamamlanırken hâlâ açıklanmamıştı.
Bağış Erten ve İnan Özdemir’in Yaz Deftere’sinde, sporda yılın kelimesini konuştular. “Hakem,” "bahis," "fiziksellik" öne çıktı – bir de "Osimhen"![3]
Aposto'nun kavram dağarcığı derlemesi, ilginç.[4]
Yılın kelimesini seçmek, son yılların modalarından biri.
İngiltere’de dört kurumsal sözlüğün editoryal heyetinin seçimlerini biliyoruz. Collins Sözlüğü “vibe coding”i seçmiş; yazılımcının kod yazmak yerine ‘niyetini,’ hedeflediği işlevi tanımlamasına dayanan programlama yöntemi. Merriam Webster de “slop”u belirlemiş; dijital içerik saçıntısı, içerik çorbası... Cambridge Sözlüğü “parasosyal”i seçmiş; sanal kişiliklerle kurulan sosyal veya yarı-sosyal, sosyalimsi ilişki. Oxford Sözlük yayıncıları ise “öfke tuzağı”nı (rage bait) seçmişler. Dördü de, yeni dijital teknolojilerle ve sosyal medyayla ilgili kelimeler.
İtalya’da Treccani Sözlüğü geçen yıl rispetto’yu (saygı, tanıma) seçmişti, 2025’te fiducia (güven). İtalyanlar anlaşılan özledikleri, eksikliğini duydukları şeyin kelimesini seçiyorlar.
Fransa’da bir “kelime festivali” çerçevesinde 2005’ten beri yapılan bir yılın kelimesi seçiminde genellikle (klişenin gözüne vuralım: Fransız tarzı ciddiyetle) sosyal sorumluluk hassasiyetini yansıtan seçimler yapıyorlar: 2005’te précarite (prekarite), 2016 réfugiés (göçmenler), 2018 climat (iklim). Le Robert Sözlüğü, çevrimiçi aramalara göre bir seçim yapıyor; 2025’te masculinisme çıkmış (erilcilik, erkekçilik). Önceki yıllarda onlar da sosyal sorumluluk kelimeleri seçmişler: 2016 vivre ensemble (birlikte yaşama), 2019 feminicide (kadınkırım).[5]
Japonya’da da “yılın sözü”nü seçiyorlar. Bu yıl, Başbakan Takaichi Sanae’nin Hataraite, hataraite, hataraite, hataraite, hataraite mairimasu lâfı seçilmiş (Söz veriyorum: Çalışacağm, çalışacağım, çalışacağım, çalışacağım).
***
Almanya’da biraz farklı bir seçim yapılyorlar. Alman Dili Cemiyeti (Gesellschaft für Deutsche Sprache), yılın kelimesini belirlemenin yanında, 1991’den beri yılın Unwort’unu da seçiyor. Unwort, düz anlamıyla na-kelime, kelime-olmayan, demektir. Kastedilen, uygunsuz, yakışıksız, hatta insan onurunu zedeleme istidadı taşıyan kelimelerdir. Uğursuz kelime, saçma kelime, olmayasıca kelime, diyebiliriz… En iyisi, Türkçe söyleyerek, kem söz diyelim biz buna. 1994’ten itibaren ayrı bir uzman grubunca belirlenmeye başlayan Unwort’ların 1991’deki ilki: “yabancıdan arındırılmış” idi. 2023 ‘te “geri göç” seçildi, 2024’te “biyo-Almanca” (kastedilen, sonradan öğrenilmemiş, “organik”-anadil almanca).
***
Murathan Mungan, bir “Sevdiğim Sözcükler Sözlüğü” hazırlama fantezisinden söz etmişti. Birçoğumuzun vardır sanıyorum gözde kelimeleri. Gözden düşenler, yeni sevdalanılanlar da olur… Eski muharrir Şevket Rado, “İnsanlar gibi kelimelerin de talihi olduğuna inanmak lâzım,” demiş: “Kelimenin talihlisi… -menekşenin aksine- dile takıldığı andan itibaren uzun bir ömre kavuşur.”[6] E, talihli kelimeler ve talihsiz kelimeler olur. Kem söze dönüşenler…
Murat Özyaşar, “Dünyaya kelimelerle yavaş yavaş bakmak, bakarken yavaşlamaktan yana”[7] olduğunu yazmıştı. Kelime sevgisini, kelime merakını yitirmemek… Her kelimeyi, dile pelesenk olup araya kaynayanları bile, ara ara evirip çevirip bir bakmak. Kelimelerin talihli talihsiz serüvenleriyle ilgilenmek. Dünyaya, insana özenmenin bir yolu…
***
Hayatî önemi şuradan belli ki, kelime kelimesinin kökü, yaraya-yaralanmaya uzanıyor. Kur’an arapça k-l-m kökü, iki duyu oranından biriyle (duyma-görme) algılanan tesiri anlatır. Fiil hali, kelm, yaralamak, demek.
Boşuna, dil yarasının el yarasından daha onulmaz olduğunu söylememişler… Ülkü Tamer’in dizelerinde kurşunlarla kelimeler boşuna yan yana düşmemiş: “Kim kurtaracak seni / Kurşunlardan, acılardan?/ Kelimelerden?” (“Pazartesi” şiirinden)
Halk dilindeki “Konuştuğun kelimeye dikkat et!” heyheylenmesi de boşuna değil… Kelimeler, incitebilir, yaralayabilir. Kelimeler, ümitleri kırabilir. Kelimeler, belâ çağırabilir.
Yine aynı yere geliyoruz: Kelimelerin kıymetini bilmek, bozdurup bozdurup harcamamak. Kelimelere özenmek.
***
Şu zamanda ne kadar zorlaştı bu, değil mi? Üç beş tweet boyundan daha uzun metne tahammülün olmadığı bir vasatta… Cümlenin bağlamına, lâfın başına sonuna bakmadan, “sakıncalı” söz alarmları çaldırmak üzere kelime cımbızlayan bir trol düzeninde… Barış Bıçakçı’nın söyleyişiyle “nişan alarak konuşan adamlar”ın[8] uğursuz lâkırdıları karşısında… Kelimeleri hassasiyetle tartması beklenen adalet terazisinin kefelerine kilolarla o trolce lügatlar doldurulurken… Sevdiğimiz kelimeler sözlüğünün en güzide parçalarının tez elden klişeye çevrilebildiği bir söz rejiminde… kelimelerin kıymetini kim bilecek?
***
T24’ün yılın kelimesi seçimi de, bir kem söz seçimi. Her kelimenin zaten kolayca kem söze çevrilebildiği şartlarda, yılın kelimesi elbette öyle olacak.
[1] Madeline Miler: Akhilleus’un Şarkısı (çev. Seda Çıngay Mellor). İthaki Yayınları, İstanbul 2020, s. 105.
[2] https://birikimdergisi.com/haftalik/8872/surec
[3] https://www.youtube.com/watch?v=WE_pAroO_0Y&t=2254s
[4] https://aposto.com/s/2025in-kavram-dagarcigi-gecen-yili-hangi-kelimelerle
[5] Fransa bahsi yanında başka bazı dikkatler için de Onur Cankoçak'a teşekkür...
[6] Şevket Rado: Sözün Gelişi. Yapı Kredi Kültür Yayınları, İstanbul 2003, s. 193.
[7] Murat Özyaşar: Aslı Gibidir – Diyarbakır Hikâyeleri. Doğan Kitap, İstanbul 2019, s. 67 vd., 70.
